12 Ekim 2014 Pazar

Ufukta Aşk Var

      Merhaba arkadaşlar :) Bugün yine her zamanki gibi şiirin hikayesinden başlamayı düşünüyorum. Şiirin hikayesi şöyledir: Bugün dershanede, test çözmekten bıkmış halde, pencereden gökyüzünü seyretmeye başlamıştım. Birden şiirin ilk dizeleri ve hemen ardından şiirin başlığı gökyüzünden gözlerime oradan da kalemime sıçradı. Çantamdan defterimi çıkardım ve unutmamak için şiirin başlığını attım. Zil çalar çalmaz da yazmaya başladım. Yaklaşık bir on dakika kadar sürdü. Zaten fazla uzun bir şiir değildi. ''Ufukta Aşk Var'' şiirinin hikayesi de bu şekildeydi. Evet, çok şaşırtıcı bir öyküsü olmadığının farkındayım ama kendime çıkardığım bir ders oldu buradan. İlhamın ne zaman, nereden ve ne şekilde geleceğinin belli olmayacağıydı bu ders. Her neyse yine her zamanki gibi lafı fazla uzatmadan diyorum fakat çoktan laf fazla uzadı :) Hemen şiire geçiyorum:


                                  Ufukta Aşk Var

Ufukta aşk var,
Görüyorum.
Sanki bulutların arkasından geliyorsun.
Seni görüyorum.
Ufukta aşk var,
Sen de varsın.
Şimdi gitme gözümün önünden,
Yüzün biraz daha kalsın.

Ufukta aşk var,
Görüyorum,
Mutlu muyum,
Hüzünlü mü,
Bilmiyorum.
Ufukta sen varsın,
Gözlerin var,
Silinme gökyüzünden,
Yüzün hep gökte kalsın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder