Merhaba arkadaşlar :) Sanırım bugün biraz geç kaldım, kusura bakmayın biraz işim vardı :) Sanırım yarın da böyle olacak ama hafta içi öğlen gibi yazarım yine. Her neyse şimdi gelelim şiirin hikayesine. Sanırım başlıktan da içinde astronomi barındıran bir şiir olduğu anlaşılabiliyor. Ama şiirin ana duygusu yine her zamanki gibi aşk. Şiiri bugün öğle gibi yazdım diye hatırlıyorum. Annem ve babam veli toplantısına gitmişti. Ben de haliyle evde tek kalmıştım. Sıcaktan da bunalmıştım. Ayrıca büsbütün de sıkılmıştım. Dershaneye gitmeyi beklerken aklıma geldi şiirin ilk dizeleri. Boşa gitmesin diye yazmaya başladım. Fazla ümidim yoktu, sıradan şiirlerimden biri olur gibi gelmişti ilk dizelerinde bana ama ilerledikçe bunun diğerlerinden çok farklı olacağını hissetmiştim. Hissettiğim gibi de oldu diye ümit ediyorum. Kendimce de inanıyorum farklı olduğuna. Tabii takdiri yine size kalmış :) Fazla uzatmadan şiire geçiyorum:
YILDIZLARDAN PARLAK, GÜNEŞTEN SICAK
Bazen yıldızları saymaya çalışırsın,
Ama ne var ki,
Yapamazsın.
Yıldızlar senin için fazla kabadır.
Yıldızlardan bile daha parlaksın,
Güneş' in kendisinden bile,
Daha sıcak,
Tenin zarif,
Gözlerin parlak.
Ay ile tanışmışlığınız var mı,
Ondan mı öğrendin,
Böyle güzel olmayı,
Yahut böyle parlamayı.
Gülüşün ayrı bir aşk hikayesi,
Sanki en parlak yıldızın,
Ta kendisi.
Gözlerin yemyeşil,
Sanki bir orman tanesi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder